Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi (ECDC), M çiçeği virüsünün riskinin düşük seviyede olduğunu ancak ithal vakaların artma ihtimaline karşı önlem alınması gerektiğini belirtti. ECDC, Avrupa ülkelerine virüsle mücadele için hazırlıklı olmaları konusunda uyarıda bulundu. ECDC Direktörü Dr. Pamela Rendi-Wagner, Avrupa’da salgın riskinin düşük olduğunu ancak artan ithal vakalar sebebiyle ülkelerin enfeksiyonları hızla tespit etmeye hazırlıklı olmaları gerektiğini vurguladı.
Avrupa Parlamentosu Çevre, Kamu Sağlığı ve Gıda Güvenliği Komitesi (ENVI) ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıda M çiçeği virüsüyle ilgili güncel durum ve hazırlıklar ele alındı. ECDC, AB ülkelerini salgına karşı hazırlıklı hale getirirken aynı zamanda Afrika’dakiler de dahil olmak üzere diğer kıtalarda çalışmalar yürütüyor. Dr. Rendi-Wagner, aşılamaya yönelik geniş kapsamlı bir çalışmanın şu an için gerekli olmadığını, ancak virüsün dolaşımının yoğun olduğu bölgelere seyahat eden ve risk altındaki kişilerin aşılanması gerektiğini belirtti.
M çiçeği virüsünün fareler ve sincaplar gibi kemirgen hayvanlardan veya enfekte olmuş bireylerden bulaştığı biliniyor. Virüs, vücut döküntülerine dokunmak, bulaşıcı eşyaları kullanmak ve vücut sıvılarıyla temas etmek gibi nedenlerle yayılıyor. İlk belirtiler virüsü kaptıktan sonra 5 ila 21 gün arasında ortaya çıkabiliyor ve genellikle ateş, baş ağrısı, lenf bezlerinde şişlik ve ciltte kabarcıklar gibi belirtiler gösteriyor.
ECDC, M çiçeği virüsüne karşı AB ülkelerini hazırlıklı olmaları konusunda uyardı. Dr. Rendi-Wagner, virüsün farklılık gösterdiğine, Kovid-19’dan farklı olduğuna ve aşısının bulunduğuna dikkat çekerek Avrupalıları özellikle risk altındaki gruplar için aşılanmaları konusunda teşvik etti. Afrika’da ise salgının gerçek boyutunun daha büyük olabileceğine işaret eden Rendi-Wagner, ECDC’nin bölgedeki sağlık yetkililerine destek vererek salgını kontrol altında tutmayı ve yayılmasını önlemeyi amaçladığını belirtti.