BM Sözcü Yardımcısı Farhan Haq, günlük basın toplantısında Gazze’ye ilişkin açıklamalarda bulundu. Haq, saldırılarda gazetecilerin hedef alınmasına dikkat çekerek, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki saldırıları takip eden Al Jazeera kameramanı Fadi el-Vahidi’nin İsrail ordusunun açtığı ateş sonucu yaralanmasını değerlendirdi. Hiçbir gazetecinin hedef alınmaması gerektiğini vurgulayan Haq, Gazze’de alarm verici düzeyde gazetecinin öldürüldüğünü hatırlatarak, “Gazetecilerin öldürülmesini kınıyoruz” dedi.
Haq, işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’teki durum hakkında da bilgi verdi. Sadece ekimin ilk haftasında İsrail ordusunun aralarında çocukların da bulunduğu 20’den fazla sivili öldürdüğünü belirten Haq, aynı süreçte İsrail ordusu ya da yerleşimcilerin aralarında 16 çocuk, 6 sağlık çalışanı olmak üzere 130 Filistinliyi yaraladığını aktardı.
Gazze’deki güvenlik durumu gittikçe kötüleşirken, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nin kuzeyinde yaptığı saldırılar sivil ölümlerine neden olmaya devam ediyor. 20’den fazla sivilin öldürülmesi ve 130 Filistinlinin yaralanması, bölgedeki insan hakları ihlallerinin boyutunu gözler önüne seriyor. Gazetecilerin de saldırılarda hedef alınması, uluslararası toplumun tepkisini çekiyor.
BM Sözcü Yardımcısı Farhan Haq, İsrail ordusunun Gazze ve çevresindeki saldırılarını kınayarak, gazetecilerin öldürülmesinin kabul edilemez olduğunu belirtti. Haq, sadece ekimin ilk haftasında yaşanan ölümler ve yaralanmalar nedeniyle uluslararası toplumun acil bir şekilde harekete geçmesi gerektiğini vurguladı. İsrail’in Filistinli sivillere yönelik saldırılarına son vermesi ve bölgede barış ortamının sağlanması için BM’nin çabalarını artırma çağrısı yaptı.
Gazze’deki son gelişmeler, bölgedeki tansiyonun yüksek olduğunu ve sivil kayıpların arttığını gösteriyor. Uluslararası toplumun, İsrail’in halkın güvenliğini tehlikeye atan saldırılarına karşı net bir tutum alması ve gerekli adımları atması hayati önem taşıyor. Filistinli gazetecilerin öldürülmesi ve sivillerin hedef alınması, insan hakları ihlallerinin açık bir göstergesi olarak dikkat çekiyor. BM ve diğer uluslararası kuruluşların bölgedeki gelişmeleri yakından takip etmesi ve gerekli tepkiyi göstermesi gerekmektedir.
