CHP Sözcüsü Deniz Yücel, hakkında siyasi yasak istemiyle dava açılan eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu savunarak davanın açılmasını acizlik olarak nitelendirdi. Yücel, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenleyerek, Milli Savunma Üniversitesi Kara Harp Okulu Mezuniyet Töreni’nde teğmenlerin ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ sloganına yapılan eleştirilere de değindi. Yücel, teğmenlerin, Mustafa Kemal Atatürk’ün askerleri olacağını belirterek, Atatürk’ün ilkelerini yaşatacaklarını vurguladı.
Yücel, Atatürk’ün askeri olmanın şeref, onur ve gurur olduğunu belirtirken, Türk askerine yapılan eleştirilere tepki gösterdi. Ayrıca, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında açılan dava ile ilgili de değerlendirmelerde bulundu. Yücel, Kılıçdaroğlu’nun geçmişte yaşadığı tehlikelere rağmen doğrularından sapmadığını ve asla geri adım atmadığını ifade etti.
Kılıçdaroğlu’nun koruyucu kalkanının CHP olduğunu belirten Yücel, dava açanların büyük bir yanılgı içinde olduklarını söyledi. Yazılı bir açıklama yaparak davanın CHP’yi korkutmayacağını belirten Yücel, dürüstlüğü, namusu ve ahlakı ile tanınan bir siyasetçiye siyaset yasağı getirme girişimini acizlik olarak nitelendirdi. Partisinin tüzük değişikliği kurultayına da değinen Yücel, 4-9 Eylül tarihlerinde yapılacak olan kurultayın detaylarını paylaştı.
Yücel, 4 Eylül’de Sivas Kongresi’nin yapıldığı tarih olan 4 Eylül’de parti üyelerinin Sivas’a gideceğini ve tüzük taslağının 5 Eylül’de sunulacağını aktardı. Tüzük değişikliğinin 6 Eylül’de oylanarak kabul edileceğini belirten Yücel, 7-8 Eylül tarihlerinde de çeşitli toplantılar gerçekleştirileceğini açıkladı. 9 Eylül’de ise Türkiye’nin düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümü ve Türkiye’nin birinci partisinin kuruluş yıl dönümünü kutlayarak kurultayın sona ereceğini duyurdu.
Yücel, partisinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün izinden gideceklerini ve partilerinin ilkelerini yaşatacaklarını vurgulayarak, Türk siyasetinin dürüst ve namuslu siyasetçilerine karşı yapılan saldırıları kınadı. Son olarak, CHP’nin tüzük değişikliği ve kurultay sürecinde demokratik bir şekilde ilerlediğini ve bu sürecin Türk siyasetine olumlu yansımalarının olacağını belirtti.
