Mescid-i Aksa İmam Hatibi Şeyh Ekrime Sabri’nin, İsrail polisi tarafından gözaltına alınmasının ardından 6 aylık Mescid-i Aksa’ya giriş yasağı aldığı bildirildi. Eski Kudüs ve Filistin Müftüsü olan Şeyh Sabri, İsrail polisinin aşırı sağ grupların baskısıyla aldığı bu karara itiraz edildiğini belirtildi. Olayın ardından Sabri’nin avukatı Halit Zabarka, Şeyh Sabri’nin hukuka aykırı bir durum olmadan yasaklandığını ifade etti. Ayrıca, bu kararın ibadet özgürlüğüne, Mescid-i Aksa’nın kutsallığına ve Haşimi Vesayeti’ne aykırı olduğu da belirtildi.
İsrail, 2 Ağustos’ta Cuma hutbesinde İran’da suikasta uğrayan Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye’ye dua eden Şeyh Sabri’yi evinde gözaltına aldı. Ayrıca, İçişleri Bakanı Moshe Arbel, Sabri’nin Doğu Kudüs’teki oturum iznini iptal ederek şehirden çıkarılmasının planlandığını açıkladı. Bu durumun, İsrail’in son yıllarda Şeyh Ekrime Sabri’yi defalarca gözaltına alması, soruşturmaya tabi tutması, Mescid-i Aksa’ya girişini engellemesi ve yurt dışına çıkış yasağı getirmesi gibi uygulamaların bir parçası olduğu belirtildi.
İsrail polisinin aldığı bu tür kararlar sonucunda, işgal altındaki Doğu Kudüs’te yaşayan Filistinlilerin oturum izinlerinin iptal edilerek Batı Şeria’ya sürüldüğü de ifade edildi. Bu olaylar, Gazze’deki katliamların yanı sıra Batı Şeria’daki Filistin halkına yönelik uygulanan zulüm ve keyfi uygulamalarla birlikte değerlendirildi.
Tüm bu gelişmelerin ardından, İsrail’in Filistinlilere yönelik baskı ve zulmünün artarak devam ettiği ve Mescid-i Aksa’nın kutsiyetinin hiçe sayılarak din özgürlüğünün engellendiği ifade edildi. Bu durumun, uluslararası toplum tarafından da yakından takip edilmesi ve İsrail’in hukuk dışı uygulamalarına karşı gerekli adımların atılması gerektiği vurgulandı. Son olarak, şiddet ve baskı politikalarının sona erdirilerek, barışçıl ve adil bir çözüm yolunun benimsenmesi gerektiği belirtildi.