Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nü anmak amacıyla düzenlenen “Çare Eşitlikte Çalıştayı”nda önemli açıklamalarda bulundu.
Konuşmasında, hükümetin seçim döneminde verdiği vaatleri tutmadığını ifade eden CHP lideri, şu sözleri dile getirdi:
Seçim zamanı birçok kesime vaatlerde bulundular. Emeklilere ‘Enflasyona ezdirmeyeceğiz’ dediler. Asgari ücretlilere ‘Yılda iki kez zam yaparız, gerekirse dört kez artırırız’ diye söz verdiler. Çiftçilere, milli gelirin yüzde birini destek olarak vereceklerini söylediler. Esnafa, öğretmene, gençlere ve mülakat mağdurlarına türlü sözler verdiler. Ancak bu vaatlerin hiçbirini yerine getirmediler.
Eleştirilerini sürdürerek, Cumhurbaşkanı’nın yalnızca bir vaadinin arkasında durduğunu belirten lider, şu ifadelere yer verdi:
Seçim döneminde verdiği tek tuttuğu söz, Hüda-Parcılara ve Hizbullahçılara İstanbul Sözleşmesi’nden çıkma taahhüdüdür. Bu kararlılığı başka herhangi bir konuda göremiyoruz.
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ VE EŞİTLİK VURGUSU
Partisinin eşitlik mücadelesine bağlılığını vurgulayan CHP Başkanı, İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden yürürlüğe girmesi için kararlılıkla çalışacaklarını ifade etti:
Önümüzdeki seçimde toplumsal muhalefetin birliğini bozmayacağız. Sarayın ayrıştırıcı oyunlarına düşmeden, el ele, omuz omuza bu iktidarı değiştireceğiz. Yeni cumhurbaşkanımızın ilk işi, İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden Meclis’e göndermesi olacak. İlk yasamız, bu sözleşmeyi tekrar yürürlüğe koymak olacak.
Özel, sözleşmenin halen geçerliliğini koruması gerektiğini savunarak, Danıştay’ın reddettiği davaları uluslararası platformlarda sürdürdüklerini de belirtti.
MUHALEFETE BASKILAR VE HUKUKSUZLUK İDDİALARI
Hükümetin muhalefet üzerinde baskı uyguladığını iddia eden lider, Esenyurt’taki CHP İlçe Başkanı’nın tutuklanmasını örnek gösterdi:
Ahmet Özer başkanımıza, asılsız gerekçelerle hukuksuz bir tutuklama yapıldı. Sonra delil bulamayınca gizli tanık devreye sokuldu. İstanbul’da hızlı iddianameler hazırlayan savcılar, Ahmet Özer için aylarca gerekçe bulamadı.
Kayyum atamaları konusunu eleştirerek, şunları ekledi:
Daha önce Halfeti ve Mardin’e kayyum atanmasını eleştirmiştik. Şimdi de Tunceli ve Ovacık’a benzer yöntemlerle müdahale ettiler. Ovacık Belediye Başkanımız’a, 12 yıl önce bir cenazeye katıldığı gerekçesiyle suç isnat edildi. Devlet, 10 yıl sonra bu cenazenin terör örgütü faaliyeti olduğunu anladı ve altı yıl ceza verdi.