
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitingleri çerçevesinde bu hafta İstanbul’un Ümraniye ilçesinde bir konuşma gerçekleştirdi. Yargı mensupları ve iktidar hakkında sert eleştirilerde bulunan Özel, konuşmasında dikkat çekici ifadeler kullandı.
BAŞSAVCIYI HEDEF GÖSTERDİ
Özel, açıklamalarında dolaylı olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik bir ifade kullanarak, “Bundan sonra etrafındakilere talimat verdiğinde bizimle uğraşan itine köpeğine sahip çık” şeklinde konuştu.
SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Bu ifadelerin ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Özgür Özel hakkında “Cumhurbaşkanına hakaret” ve “kamu görevlisine hakaret” iddialarıyla soruşturma başlattı.
ÖZGÜR ÖZEL’DEN “GERİ ADIM”
Soruşturmanın ardından geri adım atan Özel, sözlerinin hakim ve savcılara yönelik olmadığını savundu. “Ben lafı ortaya söyledim, hakim ve savcılara söylemedim.” diyen Özel, açıklamalarına şu sözlerle devam etti:
“Ben savcıyı eleştirdim sonra döndüm, Erdoğan’a ‘etrafına sahip çık, Dilek Hanım’a ve çocuklara çok çirkin hakaretler ediliyor’ dedim. Ben ortaya söyledim. Üstüne alınana bak. Dilek Hanım’a ve çocuklara hakaret edenler için söyledim. Bize söyledi diyorlar, oysa lafı ortaya söyledim.”
HUKUKÇUDAN ELEŞTİRİ: “BU MUHALEFET HATALI, KAZANDIRMAZ”
Sivas SRT YouTube kanalında Cesur Akman’ın sorularını yanıtlayan Ceza Hukukçusu Prof. Dr. Derya Çelik, Özgür Özel’in başsavcı Akın Gürlek üzerinden bir kan davası gütmesinin muhalefete fayda sağlamadığını belirtti:
“Özgür Özel, İstanbul Başsavcısı Sayın Akın Gürlek üzerinden birtakım iddiaları gündeme getiriyor. Bu muhalefet şekli hatalı; kazandırmaz.”
“Bir iddia ortaya atıyorsunuz; Başsavcı devlete, kamuya ait bir şirkette yönetim kurulu üyesi olarak görünüyor. Bu iddia… Bunu ilgili yerlere bildirdiniz mi? Tamam.”
“Bu durumu kişiselleştirmek, kan davasına dönüştürmek doğru değil; araştırılır ve incelenir.”
“AİLE, KİŞİNİN ŞAHSİYETİ HEDEF ALINMAZ”
Çelik, “Bakan yardımcısı olarak görev yaptığı dönemde hakimi ya da Cumhuriyet savcısını sorgulamak yerine olayın bireyselleştirilmesi, ailelerin ve kişiliklerinin hedef alınması doğru değil.” diyerek eleştirilerini sürdürdü.
















