Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı olan Fatih Erbakan, parti genel merkezinde düzenlenen aylık olağan il başkanları toplantısına katıldı. Konuşmasında, Şanlıurfa’da gerçekleştirdikleri “Filistin İçin Kıyama Davet Mitingi”ne vurgu yaparak, zulme karşı duruşlarını gösterdiklerini ifade etti. Ayrıca, İstanbul’da gerçekleşen D-8 Zirvesi’ni de önemsediklerini belirterek Dışişleri Bakanlığına çağrıda bulundu. Erbakan, Türkiye’nin en önemli gündem maddesinin ekonomik sıkıntılar olduğuna işaret ederek, bu durumun milletin ses olmaya devam etmesini gerektirdiğini söyledi. Darbe dönemleri hariç en yüksek enflasyon dönemine ulaşıldığını vurgulayan Erbakan, Türkiye’nin tarihin en yüksek enflasyon sıralamasında Avrupa birincisi, dünyada ise üçüncü sırada yer aldığını savundu.
Erbakan, emeklilerin bayram ikramiyesinin en az bir maaş tutarına yükseltilmesi talebinin karşılanması gerektiğini belirtti. Ayrıca asgari ücretin en az 25 bin lira seviyesine çekilmesi gerektiğini söyleyerek, en düşük emekli maaşının da asgari ücret seviyesine getirilmesi gerektiğini vurguladı. Toplantı sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Erbakan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşme daveti olması durumunda kabul edip etmeyeceği sorusuna, siyasetin centilmenlik ve nezaket içinde yapılması gerektiğini vurgulayarak istişare, müzakere ve diyalogun önemine değindi. Kutuplaşma, gerginlik ve çatışma yerine istişarenin daha faydalı olduğunu düşündüklerini söyleyerek, partilerden gelecek görüşme taleplerine olumlu baktıklarını ifade etti. Partiler arası diyaloğun önemine değinerek, herhangi bir partiden veya iktidar kanadından görüşme talebi olması durumunda fikirlerini paylaşacaklarını belirtti.
Erbakan’ın bu açıklamaları, partisinin politikalarını ve yaklaşımını yansıtmaktadır. Yeniden Refah Partisi’nin ekonomik ve sosyal konulardaki politikaları ve liderinin siyasete yaklaşımı, içinde bulunduğumuz sosyo-ekonomik koşullara yanıt arayışı olarak yorumlanabilir. Partinin diğer siyasi aktörlerle iletişim ve iş birliği içinde olma çabasının da altı çizilmiştir. Bu açıklamalar, Türkiye’nin siyasi ve sosyal atmosferinde birlik ve beraberliğe vurgu yaparak, diyalog temelli çözüm arayışını öne çıkarmaktadır.
