Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, Birleşmiş Milletler Filistin Halkının Devredilemez Haklarının Kullanımı Komitesi’nin BM’ye bağlı Ekonomik ve Sosyal Konseyi’nde gerçekleştirdiği toplantıda önemli açıklamalarda bulundu.
Filistin halkının devredilemez haklarının özünde, kendi topraklarında insan gibi yaşama hakkının bulunduğunu belirten Genel Sekreter, bu hakların kullanılmasından giderek daha da uzaklaşıldığını vurguladı.
“BİR NESİL EVSİZ VE TRAVMA İÇİNDE BÜYÜYOR”
Genel Sekreter, tüm bir halkın sistematik olarak insan muamelesi görmediğine ve karalayıcı bir dille dışlandığına dikkat çekerek Gazze’deki yıkımın boyutlarının tarif edilemeyeceğini kaydetti.
Kadın ve çocuklardan oluşan yaklaşık 50 bin kişinin hayatını kaybettiğini vurgulayan Genel Sekreter, sivil altyapının da büyük zarar gördüğünü ifade etti.
Nüfusun büyük kısmının tekrar tekrar yerinden edildiğini, açlık ve hastalıklarla mücadele ettiğini, çocukların 1 yıldan fazla bir süre eğitimden yoksun kaldığını belirtti.
“Bir nesil evsiz ve travma içinde büyüyor” uyarısında bulunan Genel Sekreter, ateşkes ve esirlerin serbest bırakılmasına dair anlaşmayı olumlu karşıladığını ifade etti.
“ÇÖZÜM ARARKEN SORUNU DAHA DA KÖTÜLEŞTİREMEYİZ”
Genel Sekreter, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Artık geleceğe yönelik hedefler konusunda net olma zamanı. Öncelikle kalıcı bir ateşkes sağlanmalı ve tüm esirlerin serbest bırakılması için baskı uygulanmaya devam edilmelidir. Daha fazla ölüm ve yıkıma tahammül edemeyiz. Ayrıca çözüm arayışında, problemi daha da karmaşık hale getirmemeliyiz. Uluslararası hukuka riayet edilmeli ve etnik temizliğe engel olunmalı.”
İki devletli çözümün gerçekleştirilmesinin üçüncü önemli nokta olduğunun altını çizen Genel Sekreter, “Kalıcı barış, ancak iki devletli çözüm doğrultusunda somut, geri döndürülemez ve kalıcı adımlarla mümkün olabilir. İşgal sona erdirilmeli ve Gazze’nin ayrılmaz parçası olduğu bağımsız bir Filistin devleti kurulmalıdır” dedi.
“İŞGAL SONA ERMELİ”
Gazze’nin ötesinde, işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te de durumun kötüleştiğini belirten Genel Sekreter, “İsrailli yerleşimcilerin artan şiddeti ve diğer ihlaller karşısında derin endişe duyuyorum. Şiddet son bulmalı. Uluslararası Adalet Divanı’nın da onayladığı gibi, İsrail’in Filistin topraklarındaki işgali sona ermelidir. Uluslararası hukuk gözetilmeli ve hesap verebilirlik sağlanmalıdır” şeklinde konuştu.
Genel Sekreter, işgal altındaki Filistin topraklarının birliği, bütünlüğü ve devamlılığının korunması gerektiğinin altını çizerken, Gazze’nin yeniden inşa edilmesinin önemine de dikkat çekti. “Bu süreçte güçlü ve birleşik bir Filistin yönetiminin olması hayati önem taşımaktadır. Uluslararası toplumun Filistin yönetimine bu amaçla destek vermesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.