” BİZİM ÇAYIMIZ DÜNYA’DA ÜZERİNE KAR YAĞAN TEK ÇAYDIR”
” İKLİM ŞARTLARI DEĞİŞİYOR, 4. SÜRGÜN ÇAYI ALABİLİRİZ.. “
” ÇAYKUR DİDİ YE LİMONATA GELİYOR !”
Rize – Sivas SRT
ÇAYKUR Genel Müdürü, çayın bu bölgeye gelişinin kolay olmadığını hatırlatarak, gelinen noktada ÇAYKUR’un çay fabrikası ile kaliteden ödün vermeden üretmeye devam ettiğini ifade etti.
“ÇAYIN BÖLGEYE GİRMESİ KOLAY OLMADI”
ÇAYKUR Genel Müdürü, Türkiye’ye çayın geliş sürecinin zorlu olduğuna dikkat çekerek, 1924’te çıkan kanundan bahsetti. Prof. Dr. Ali Rıza Erten’in, 1917-19 yıllarında bölgeye yaptığı araştırmalara atıf yaparak, insanların burada kalması adına alternatif tarım ürünlerine ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Çayın, Batum’daki tarım uygulamaları ile buradaki iklime uygun olduğuna karar verilmesiyle birlikte bölgedeki çay ve narenciye yetiştiriciliğini destekleyecek çalışmaların başlatıldığını dile getirdi. Bu çerçevede, eski Garal Dağı olarak bilinen alanda fidanlar yetiştirildiği bilgisini paylaştı.
1930’lu yıllarda çay üretiminin arttığına işaret eden Alim, 1938 yılında 130 kg çay üretimi yapıldığını söyledi. 1950’lerden itibaren fabrika sayısının arttığını belirten Alim, çayın bölge halkı tarafından benimsenmesinin zaman aldığını ve bazı endişeler nedeniyle bu sürecin zorlu geçtiğini aktardı.
ÇAYKUR genel müdürü, çay üretimindeki gelişimin zorlu bir süreçten geçtiğini, bölgedeki insanlarla birlikte çayın gelişmesine katkıda bulunanların dışarıdan gelenler olduğunu ifade ederek, çayın geçmişine dair anılarını da paylaştı.
100. yılda kaliteden ödün vermemek gerektiğinin altını çizen Alim, üretim süreçlerinde daha etkin uygulanacak yöntemler konusunda çeşitli önerilerde bulundu.
” ÇAY BÖLGE İÇİN OLMAZSA OLMAZ STRATEJİK BİR ÜRÜN “
Alim, teknolojinin desteklendiğini, ancak bu konuda dikkatli olunması gerektiğini belirterek, insan faktörünün önemine değindi. Çay sezonunda yaşanan sıkıntılara ve çalışanlarla olan iletişim sorunlarına dikkat çekti. Üretimin yerel halkın katılımıyla artması gerektiğini vurguladı.
Bahçelerin genç nesil tarafından da tanınması gerektiğini belirten Alim, ziraat fakülteleri ile iş birliği yapmak istediklerini ifade etti. Çay eksperliği okulunda eğitim veren öğrencilerin üreticilere yardımcı olmasının önemine değindi.
Atıkların yeniden değerlendirileceğini söyleyen Alim, çayın ekonomik ve çevresel değerine vurgu yaptı.
“783 bin ton yaş çaydan 150 bin ton kuru çay üretildi”
Yaş çay alımında genel bir sıkıntı yaşanmadığını belirten Alim, bu yılki kampanyanın güzel geçtiğini, üreticilerin süreçten memnun kaldığını ifade etti. Alım kontenjanlarının bazı dönemlerde düşmesine rağmen, üretimde istikrar sağlamak adına tüm çabaların gösterildiğini kaydetti.
EN ÇOK ÇAY AVRUPA ÜLKELERİ İÇİYOR, EN BAŞTA İSVİÇRE VAR!..
Çay alımının düşük seviyelere indiğini kabul eden Alim, 783 bin ton yaş çay aldıklarını ve 150 bin ton civarında kuru çay üretimi yaptıklarını belirtti. Yurt dışına yapılan çay satışlarının artması gerektiğini dile getirerek, en fazla satışın Avrupa’ya, özellikle İsviçre’ye yapıld