Ticaret Bakanı, “(Filistin) 50 bine yakın şehidimiz, yüz binlerce yaralımızın olduğu bu durumda batılı devletlerin demokrasi, özgürlük, hukuk, insan hakları, savaş hukuku gibi kavramları çokça dile getirmelerine rağmen iş Müslüman ve Müslümanların acı çekmesi olunca üç maymunu oynadıklarını üzülerek ve teessüfle gözlüyoruz.” şeklinde ifadelerde bulundu.
Sivas SRT
Bakan, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) tarafından “İnsani ve İktisadi Boyutuyla Göç” temasıyla gerçekleştirilen 28. Uluslararası İş Forumu’na katıldı.
Konuşmasında etkinliğin ve temasının önemine vurgu yapan bakan, Filistin’in bu yıl karşılaştığı zorlukları da hatırlattı.
Bakan, Gazze, Batı Şeria ve Lübnan’daki Müslümanların, İsrail’in saldırılarıyla hedef alındıklarını ve bir soykırımın gölgesinde var olma mücadelesi verdiklerini ifade etti.
Kaydedilen verilere göre, 50 bine yakın şehit ve yüz binlerce yaralı olduğunu belirten bakan, şunları ekledi:
“Bu durumda batılı devletlerin demokrasi, özgürlük, hukuk, insan hakları, savaş hukuku gibi kavramları çokça dile getirmelerine rağmen iş Müslümanların acı çekmesi olduğunda tepkisiz kaldıklarını üzülerek görüyoruz. Bu durumda çareyi Müslümanlar olarak kendimizde aramak zorundayız. Daha büyük bir dayanışma ve daha fazla eylem göstermeliyiz. Sesimizi daha güçlü çıkarmalı, iktisaden, askeri ve sosyal olarak daha güçlü bir yanıt vermeliyiz. Türkiye olarak uluslararası platformlarda Filistin’in tanınması, İsrail’in kınanması, ateşkesin sağlanması ve yardımların ulaştırılması konusunda büyük çabalar sarf ettik.
Gazzeli halkın en fazla yardımı aldığını vurgulayan Bakan, 86 bin ton yardım gönderdiklerini belirtti. 2 Mayıs’tan itibaren İsrail ile tüm ticari faaliyetlerin durdurulduğunu bildirdi ve bunun dünya ülkelerine bir örnek teşkil ettiğini ifade etti. Hedeflerinin İsrail üzerindeki ekonomik baskıları artırarak kalıcı bir ateşkes sağlamak olduğunu vurguladı.
Bakan, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin İsrail’in soykırımına yönelik aldığı tutuklama kararının umut verdiğini de söyleyerek, bu kararın hukukunu tanıyan ülkelerce uygulanmasını beklediklerini kaydetti.
Dünyanın, savaş, soykırım ve ekonomik sıkıntılarla dolu bir dönemden geçtiğini vurgulayan bakan, Kovid salgını, Rus-Ukrayna Savaşı gibi faktörlerin olumlu ekonomik beklentileri sınırladığını belirtti. Ancak Türkiye’nin son 22 yılda yıllık önemli bir büyüme sağladığını ve 230 milyar dolardan 1,2 trilyon dolarlık bir ekonomiye ulaştığını kaydetti.
Türkiye’nin, uluslararası yatırımlarda büyük bir artış gösterdiğini ve yabancı sermaye için güvenilir bir merkez haline geldiğini ifade etti. İslam ülkeleriyle olan ticaretinin de önemli bir boyuta ulaştığını belirtti.
Etkinlik içinde göç konusunun detaylı bir şekilde ele alınacağını belirten Bakan, Türkiye’nin göç olgusuna dair çözümler sunduğunu da söyledi. Göçün ekonomik büyüme üzerindeki olumlu etkilerine dikkat çekti ve devletin düzensiz göçü engellemeye yönelik çalışmalarını ifade etti.
Kaynak: Bakanlık