Türkiye-Körfez İşbirliği Konseyi, ticari iş birliğine yönelik çalışmalarını sürdürüyor. Türkiye ile Bahreyn, Katar, Kuveyt, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Umman arasında gerçekleşen serbest ticaret anlaşması müzakereleri, tarımdan teknolojiye kadar birçok sektörde yatırımları artırmayı hedefliyor.
Türkiye ve Körfez ülkeleri arasındaki Serbest Ticaret Anlaşması (STA) ile karşılıklı yatırım ve ticaretin artırılması amaçlanıyor. Türkiye’nin mal ihracatı, tarım ürünlerinden teknolojiye uzanan sanayi ürünlerine kadar geniş bir yelpazede artması öngörülüyor. Türkiye’nin milli geliri geçen yıl 1 trilyon 118 milyar dolara yükselerek tarihi bir kilometre taşını yakaladı. KİK ülkelerinin gayri safi yurt içi hasılası da 2,4 trilyon doları aşarak 2050 yılında 6 trilyon dolara ulaşması bekleniyor.
STA ile Türkiye ve Körfez ülkeleri arasında imzalanacak serbest ticaret anlaşmasıyla ikili ticaret hacminin artması hedefleniyor. Tarım ve teknoloji yoğun sanayi ürünleri gibi sektörlerde büyüme beklenirken, telekomünikasyon, müteahhitlik ve sağlık turizmi gibi hizmet sektörlerinde de işbirliği artacak. Türk müteahhitlik sektörü, Körfez ülkelerinde değeri 77,5 milyar doları bulan 856 proje gerçekleştirirken, Körfez ülkeleri de Türkiye’ye gıda, lojistik, taşımacılık, ilaç ve hastane işletmeciliği gibi alanlarda yatırım yapmayı planlıyor.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat ve KİK Genel Sekreteri Casim Muhammed el-Budeyvi arasında imzalanan ortak bildiri çerçevesinde yürütülen müzakere süreci, tarafların işbirliğine katkıda bulunacak şekilde tasarlanmış durumda. Küresel ekonomik konjonktüre uygun bir anlaşma oluşturmayı hedefleyen taraflar, özel sektöre yeni imkanlar sağlayarak kazan-kazan perspektifini ön planda tutuyor.
Sonuç olarak, Türkiye-Körfez İşbirliği Konseyi arasında gerçekleşen ticari iş birliği çalışmaları, hem Türkiye’nin hem de Körfez ülkelerinin ekonomisine önemli katkılar sağlayacak gibi görünüyor. Karşılıklı yatırım ve ticaretin artırılmasıyla bölgedeki ekonomik büyüme ivme kazanırken, hem Türk firmaları hem de Körfez ülkeleri bu anlaşmadan olumlu yönde etkilenecek. Bu iş birliği gelecekteki ticari ilişkilerin daha da gelişmesine olanak tanıyacak ve her iki taraf için de yeni fırsatlar doğuracak.